ANNENİN TEKAMÜL AVANTAJI

SORU: Görüyorum ki yaşadığım birçok sıkıntının ardında özellikle çocukluk çağında ailemin ve toplumun olumsuz etkileri var. Şu an hamileyim ve doğacak çocuğumu bu etkilerden nasıl koruyabilirim, onun için en iyisini nasıl sağlayabilirim ki, benim yaşadığım sıkıntıları yaşamasın diye düşünüyorum sürekli. Tavsiyeniz ne olurdu Ustam?

CEVAP:

USTA: Hamileliğin boyunca gündemin neydi? Gündemin gerçekten çocuğun selameti miydi yoksa onunla ilgili kararlar mı almaktı gündemin? Senin gündemin arabası şöyle mi olsun böyle mi olsun, hangi hastanede doğurayım, yatağını nereden alalım, evde hangi odaya yatıralım, falan falan….

Şu ana kadar yaptıklarının farkında mısın? O sana ne yapabilirdi ve sen izin vermedin farkında mısın? Şu ana kadar vermedin ve görünüşe göre bundan sonra da vermeyeceksin.

O çocuk kalbi atmaya başladığı andan itibaren sana bir şey yapabilirdi. Şu an da yapabilir. Ama bir süre sonra yapamayacak. Sana muazzam bir şey sunabilirdi o çocuk. Gel gör ki sen çeşit çeşit planlar yaparak buna izin vermedin.

Ortada aklınızın alamayacağı kadar büyük bir şey var. Sen gündelik olarak o çocuğun yeteneklerini öldürüyorsun ve bir süre sonra yeteneği kalmayacak. 

Bir yolcunun hedefi nedir? Bir yolcu bir yola niye çıkar? diye sorduğumda, “Arınmak için, bir hedefe ulaşmak için” diyorsunuz. Senin hedefin ne diye sorsam cevabın: “Kendimi bulmak” oluyor.

Kendini bulman için ne gerekiyor dediğimde kendime bakmam gerekiyor diyorsun. Kendine bakınca neyi bulacaksın? Bir cevabın var mı? Görünüşe göre yok! Kendine bakınca özü bulacaksın ve o öz mutlak bir masumiyetle karnındaki bebekte mevcut.  O bebek senin ulaşmaya çalıştığın konumda zaten ve o mertebeden geliyor ve sen izin verirsen o sana öğretebilir masumiyet, aydınlanmak ve sıfır bilgi kirliliği nedir?

Hiç çocuğu dinlemeye çalıştın mı? Yoksa sürekli kendi bilgini mi pompaladın? Sen çocuğu korumayı düşünüyorsun. Bu elbette güzel de, biz çocuğu senin bu tavrından nasıl koruyacağız?

Sen üzülürsen o da üzülür, sen sevinirsen o da sevinir. Sen ne durumdaysan o da o durumdadır ve senin içinde bulunduğun durum, sürekli gelecek planları yapan, endişeli, güvensiz ve korkak bir durum. Karnındaki bebek tam olarak senin hedeflediğin şey. O seni yolculuğunun nihai amacına götürebilirdi. Ama sen onu kendine benzetiyorsun.

Tamam, Usta dahil hiçbir şeyi dinlemiyorsun eyvallah. Varoluşun kendini dinlemiyorsun ona da eyvallah. Var edeni dinlemiyorsun ona da eyvallah. Bir hedefin var ve seni ona ulaştıracak olanı da bünyende taşıyorsun ve maalesef onu da dinlemiyorsun.

Sadece o çocuğu dinleme niyetinde olsaydın bile o çocuk o niyeti kullanarak seni oraya ulaştırabilirdi.  O ordaydı ve seni kesinlikle aydınlatabilirdi ama senin daha “büyük” sorunların vardı!

Bir de şu açıdan bak. Bu çocuk senin karnında direk sana bağlı ve senin dışında iletişebileceği hiç kimse yok. Tek mihmandarı ve yol göstericisi sensin geleceği dünya ile ilgili. Bir düşün hiç bilmediğin bir yere adım atıyorsun. Koyduk seni karanlık bir odaya, nerede olduğuna dair hiçbir fikrin yok. İletişim kurabileceğin tek bir kişi var. O da sensin (yani senin gibi biri). Kendini o çocuğun yerine koy! Ne hissederdin?

O çocuk, bir hapishanede ömür boyu. Ölümü, senin doğum dediğin şey olacak. Yani mecazen baktığında senin karnında ömür boyu hapis durumunda. Senin doğum dediğin şey, onun anne karnından ölümü demek olacak. Bir tek gardiyanı var bu çocuğun o da sensin. Tek yetkili sensin. Sen ne istersen o oluyor. Sen mutlu hissedersen o mutlu hissediyor, sen korkarsan o korkuyor. Sen beslenirsen o beslenebiliyor ve sen aç kalırsan o da aç kalıyor.

….Ve bu çocuk öyle bir oluş halinde ki, kendi gardiyanını özgürleştirip hedefine de ulaştırabilir. Ama bunun için onunla iletişime geçmen gerekiyor. Ona sürekli bir şeyler pompalamak yerine, ona ulaşmaya çalışıp onun sana verebileceklerini büyük bir tevazu ve iyi niyetle dinleyip idrak etmen gerekiyor.  Bunu yapsan hem sen hem o kurtulacak aslında.

Sonuç:  Bu çocuk seni birkaç saniyede hedefine ulaştırabilirdi. O çocuk kısa bir süre sonra oradan çıkacak. Niyetin onu korumaksa, onu dinle. Onun elinde büyük bir güç var. O seni koruyabilir. Sen onu sadece bozabilirsin ki maalesef görünüşe göre bozuyorsun!

Sana tek tavsiyem, yaradılışın senin lehine yaptığı bu ayrıcalığı kullanıp, o çocuğa kulak vererek kendi hedefine ulaşmandır.