İLLÜZYON SEMBOLLERINİZDEN BİRİ: ÖZGÜRLÜK

Eğer burada, bugüne kadar size anlatılanların tamamının yalan olduğunu söylesem, kuvvetle muhtemel benim aklımı kaçırdığıma ve abuk subuk şeyler söylemeye başladığıma inanacaksınız..

Ve yine, bu satırlarda sizin birçok illüzyonu gerçek olarak tanımladığınızı söylesem, tepkiniz kuvvetle muhtemel aynı olacaktır.

Kendi bakış açımla kendi teorilerimi izah etmeyi tercih ediyorum bu kez… Bakalım nereye varacağız!

Baylar ve Bayanlar ya da Gardaşlar ve Bacılar; hayatınızın hemen hemen tüm fikirleri ve idolleri yalnızca illüzyonlardan oluşmaktadır. Başka bir deyişle söylenirse, illüzyonlar bizim gerçeğimiz haline gelmiştir. Gelin size çok basit bir örnek vereyim, aksi takdirde söyleyeceklerimi tamamen yanlış anlayıp onları anlamsız birer deli saçması olarak tanımlamanız söz konusudur. (Hoş istediğiniz zaman böyle tanımlama hakkına sahipsiniz zaten!)

Kuşları ele alalım mesela… İnsanların hemen hemen hepsi kuşları özgürlük sembolü olarak tanımlar. Hemen hemen tüm dillerde “kuş gibi özgür olmak” veya buna çok benzer bir tabir mevcuttur… Ama, “kuş gibi özgür olmak” özgürlük adına tamamen yanlıştır. Doğaya biraz daha net baktığınızda göreceksiniz ki özellikle kuşlar bir çeşit köle-bağımlı hayat yaşamaktadırlar… Uçmaya başladıkları andan ömürlerinin son saniyesine kadar hep aynı rotayı takip etmek zorundadırlar.. Bu rotayı değiştirme cüretinde bulundukları an ölürler.

Bu durumda,; nasıl olur da biz kuşları özgürlüğün sembolü olarak tanımlarız? Istedikleri yöne uçma lüksüne sahip değiller! Hatta zamanlama bile çok kısıtlıdır onların hayatında. Onların, “Bugün göçe başlamak istemiyorum, belki daha sonra başlarım” deme lüksü yoktur. Eğer göçe geç kalırlarsa ölürler. Eğer erken davranırlarsa yine ölürler. Eğer rotalarını değiştirirlerse kesinlikle ölürler.

…Ve siz baylar ve bayanlar; bu durumu ‘özgürlük’ olarak mı tanımlıyorsunuz?

Oluşları ve duruşları yanlış tanımladığınız an sorunlarınız başlar. Birçoğunuz bir çeşit köle hayatı yaşamaktasınız ve bu gerçeğin farkında bile değilsiniz. Evet bu gerçeğin farkında bile değilsiniz ve sahip olduğunuz tüm semboller ve idoller de kuvvetle muhtemel yanlıştır. Köleliği özgürlük olarak tanımladığınızda yaşadığınız köle(msi) hayatı özgür olarak algılarsınız ve bu durumdan da pek bir hoşnut olursunuz. Hatta size gerçek özgürlük fırsatı sunulsa bile otomatik olarak bu fırsatı elinizin tersiyle itersiniz çünkü sizin öz gerçekliğinizdeki özgürlük tanımınız köleliktir.

Bu söylediklerimin ışığında baylar ve bayanlar ya da gardaşlar ve bacılar; sizden gözlerinizi birkaç dakikalığına kapatıp “özgürlüğün gerçekliği nedir?” sorusunu tanımlayıp yanıtlamanızı rica ediyorum.

……

……

……

İlk bakışta yanıtı bulamayabilirsiniz, fakat en azından benim haklı olabilme ihtimalimi düşünmeye başladınız. Ve eğer böyle düşünüyorsanız, bu kendi gerçeklerinizi sorgulamaya başladığınız anlamına gelir.

Sizin tanımladığınız gerçekler hayatınızın şu an olduğu gibi olmasına neden oldu ve eğer siz bundan hoşnut değilseniz yapmanız gereken şey, öncelikle gerçeklerinizi sorgulamaktır. Hiçbir istisna uygulamadan… Tüm inanışlarınızı, şüphelerinizi, korkularınızı, mutluluklarınızı, keyiflerinizi, sorunlarınızı…. Kafanızda olan her şeyi sorgulamaya başlamalısınız..

Ancak bu şekilde gerçek olanı görebilecek ve gerçekte kendinizin ne olduğunu tanımlayabileceksiniz.

Gerçekte kendinizin ne olduğunu tanımlayabildiğiniz an, çevrenizde hasıl olan tüm illüzyonları görebileceksiniz ve artık bu illüzyonlar sizi yanlış hedeflere yönlendiremeyecektir.